Güngören Tozkaporan Mahallesi’nde riskli alan ilan edilen bölgede yaşayan 900 haneye tahliye tebligatlarının gönderilmesi mahallelinin tepkisine neden oldu. Semt sakinleri, “1 ay içinde nereye gideriz. Yeni yapılacak dairelerin maliyeti bile belli değil, bize yüksek fiyatla geri satacaklar” derken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri ise, binaların acil yıkılması gerektiğine dikkat çekti; “Tahliyeden önce hak sahibi tespit çalışmaları yapıldı. Kimse mağdur edilmeyecek, herkese daireleri verilecek.” Güngören Belediyesi de, ev sahiplerine taşınma parası ve kira yardımı verileceğini söyledi.
Riskli alan ilan edilen Tozkoparan Mahallesi’ndeki bazı apartmanların girişine Güngören İmar ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından tebligatlar asıldı. Tebligatta, “İstanbul Üniversitesi tarafından hazırlanan Durum Tespit Raporu’nda yapıların yıkılacak derecede olduğu, deprem-yangın v.b. sebeplerle ağır hasar görme ihtimalinin yüksek olduğu” vurgulanarak, 30 günlük tahliye süresi verildi. Ayrıca bu süre içerisinde tahliye edilmeyen yapıların altyapı hizmetlerinin (elektrik, su, doğalgaz) durdurulacağı, tahliye ve yıkım işlemlerinin ivedilikle yapılacağı ifade edildi.
Dönebilecek miyiz?
Ancak mahalleli tebligatlara tepkili. Bir ayda evlerini nasıl boşaltacaklarını söyleyen 53 yıllık Tozkoparanlı Sadık Turguteli (71), “Burası 2016 yılında kentsel dönüşüme sokuldu. Halkın tamamı dönüşümü istiyor. Hakkımızı aldığımız zaman gelirine göre, 15-20 sene bizi borçlandırsınlar parasını öderiz. Burası dul, yetim, asgari ücretle çalışan insanların oturduğu bölge. Ödeme koşulları kaç sene hiçbir bilgi yok” derken Kemal Yılmaz ise, “Tebligatı apartman kapılarına asıyorlar. Bizi gönderecek yer göstersinler gidelim.
Aklı başında bir anlaşma olsa yıkılmasına tarafız. Bu salgın döneminde nereye gideriz?” diye sordu. Tebligatı alan semt sakinlerinden Murat Orkun Çerçi de, “Eğer yine oturacağımız yer burası olacaksa dönüşümden yanayız. Hiçbirşey kesin değil” dedi. 40 yıldır aynı apartmanda oturan Ayhan Sözen de, “Biz burada yerinde dönüşüm istiyoruz. Bir aylık mühlet veriyorlar.
Bu kışın ortasında bir yer göstermeden nasıl evleri boşaltmamızı isterler” derken, eşi ise, “Burada bizi oturtmayacaklar. O yüzden dönüşüme de karşıyım” diye konuştu. Emekli zabıta memuru Hüseyin Çerçi (75) ise, “Bu pandemi döneminde beni nasıl sokağa atacaksınız. Evimi raiç bedeli üzerinden alıyorsun. Fahiş fiyatla bana tekrar veriyorsun. Ben zabıta memuru olduğum için binlerce tebligat yaptım. Böyle tebligat yapılmaz” ifadelerini kullandı.
Rant hesabı var
TOZ-DER Başkanı Ömer Kiriş ise, boşaltılmak istenen bölgede 84 konut ve 900 hanenin olduğunu belirterek, “Burada yapılacak apartmanların maliyeti belli değil. Parası olan buraya gelecek. Rant hesabı var. Hiç kimse kentsel dönüşüme karşı değil ama buradaya yaşayan tüm kitlelerin birarada olacağı kentsel dönüşümü istiyoruz” şeklinde konuştu.