Irak’ta yaşayan 5 aylık Rusul Haitnam Mohammed Al Mahdawi, doğumsal bir rahatsızlık olan göğüs kafesinde şekil bozukluğu ile dünyaya geldi. İman tahtası adı verilen göğüs bölgesinde sternum kemiği olmayan bebek ve ailesi tedavi için Türkiye’nin yolunu tuttu. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan ile Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Necmettin Kutlu tarafından gerçekleştirilen incelemeler sonucu, minik bebeğe yapay göğüs kafesi yapılmasına karar verildi. Literatür incelemesinde, dünyada göğüs kafesinin kısmen gelişmediği 120 vaka, Rusul bebekte olduğu gibi tamamen gelişmediği yalnız 33 vaka olduğunu belirten hekimler, gerçekleştirdikleri operasyonun Türkiye’de 2’nci ameliyat olduğuna dikkat çektiler. Özyurtkan, ameliyatın literatüre girmesi için planlamaları yaptıklarını ve bu konuda çalışmalarının başladıklarını da duyurdu.
“STERNUM KEMİĞİ YOKTU”
DHA’ nın görüntülediği operasyonu gerçekleştiren Medicana International İstanbul Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, “Bebeğin doğumdan itibaren göğüs kafesinde bir şekil bozukluğu var. İman tahtası adını verdiğimiz göğüs bölgesinde ‘sternum’ adını verdiğimiz kemiğin tamamen olmadığı gözüküyor. Nitekim biz bebeğin filmlerini görünce tedavi için Türkiye’ye davet ettik. Tomografi ve kalp üzerindeki incelemelerimizi yaptık. Durumun, sternum kemiği dediğimiz iman tahtası kemiğinin tam olarak gelişmemesi olduğunu gördük” dedi.
“İMAN TAHTASI KEMİĞİ KALBİ KORUYOR”
Rusul bebekte görülen bu rahatsızlığın son derece nadir olduğunu anlatan Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, “İman tahtası kemiği, kalbin önündeki çok önemli bir duvar, büyük damarları, kalbi korur. Bir insanda sternum kemiği kısmen gelişmemiş ya da tamamen gelişmemiş olabiliyor. Literatürü incelediğinizde kısmen gelişmeme durumu yaklaşık 120 vakada var. Ama bu çocuğumuzda olduğu gibi tamamen gelişmediği durum ise 30-33 civarında bildirilmiş. Bu durum çok daha nadir görülüyor. Tabi ki bunun cerrahi olarak düzeltilmesi gerekiyor. Bizde ekip olarak hazırlanarak bir ameliyat planladık. Türkiye’de ise bildiğimiz kadarıyla 2’nci vaka olacak” değerlendirmesinde bulundu.
“KALBİ SIKIŞTIRMAMASI İÇİN ÇABA HARCADIK”
Prof. Dr. Özyurtkan, gerçekleştirilen operasyonda uygulanan işlem hakkında şunları söyledi:
“Bu ameliyatla yapay bir şekilde göğüs kafesi duvarını oluşturmamız, yeniden kemik yapmamız gerekiyordu. Yaptığımız yapay göğüs kafesi duvarının çocuğun büyümesini engellememesi gerekiyordu. Önce hasarlı dokuları çıkartıp etrafı temizledik ardından kalbin zarar gören zarını tamir ettik. Ardından biz o bölgeye sentetik greftler yerleştirdik. Bir sert doku oluşturmaya çalıştık. Üstüne de metalik bir plak yerleştirdik. Bunu hallettikten sonra da dokunun kuvvetlendirilmesi gerekiyordu. Bunu da kas flebi adını verdiğimiz kasların o bölgeye getirilmesi ilave bir doku yapılması gerekiyordu. Bunu da plastik cerrahi hocamız gerçekleştirdi. Greftleri sıkı ve gergin yaparsanız kemiklerin büyümesi engellenebilir. Biz yamaları kalbe baskı yaratmayacak şekilde biraz da geniş bir şekilde bıraktık. Çocuk önümüzdeki dönemlerde boy attığı ve büyüdüğü zaman bu greft kalbini sıkıştırmasını engellemeye çalıştık.”
“AMELİYAT OLMASAYDI HAYATINI KAYBEDEBİLİRDİ”
Ameliyat olmasaydı bebeğin hayati riski olacaktı diyen Prof. Dr. Özyurtkan, “Kalbi ortada çocuğun, ince bir deri tabakasıyla kalbi görebiliyoruz. Bu gibi durumlarda vücut büyüdükçe kalp daha da dışarı çıkabilir. Akciğer ve damarlar kalbi daha dışarıya ittirebilir. Kalbin dışarda durması ise tehlikeli, küçük bir parmak darbesi ile bile kalpte hasar oluşabilir. Bu durum kalp travmalarına kalp yetmezliklerine kalp ritim problemlerine son derece açıktır. Eğer birinde sternum kemiği gelişmediyse bu problemleri çok sık görürüz. Genelde bu çocukların kaybedilme sebepleri oluyor. Bir kalbin önünü koruyucu dokuyu oluşturduğumuzda kalp normal fonksiyonlarına devam ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
“SAĞLIKLI VE ESTETİK BİR YAPIYI SAĞLADIK”
Medicana International İstanbul Hastanesi Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Necmettin Kutlu ise operasyonda plastik cerrahinin önemini şu sözlerle anlattı:
“Sentetik materyalin üstünü sağlıklı bir damarlı yapıyla örtmek gerekiyordu. Biz plastik cerrahlar olarak burada devreye girdik. Göğüs kafesinin ön kısmındaki kaslardan iki tanesini serbestleştirip oradaki yerleştirilen sentetik materyalin üzerini sağlıklı bir damarlı kasla örtmüş olduk. Estetik bir şekilde diktik ve bu şekilde gerek göğüs kafesinin bütünlüğünü sağlamak gerekse sentetik materyalin üzerini örtmüş olduk. Böylece sağlıklı ve estetik bir yapıyı sağladık. Türk hekimler olarak biz böylesine bir yavruyu sağlığına kavuşturduğumuz için ülkemiz adına çok mutluyuz. Bu bir hekimin yaşayabileceği en güzel anlardan biriydi.”
